26 Mayıs 2009 Salı

Suleymaniye Kanaat - the best kuru in Istanbul (bugun cok turist vardi da ondan...)

Suleymaniye Camii Meydani'nda, sira sira dizili lokantalarin en basi. Menu klasik esnaf lokantasi menusu; yemekler harika, ama daha harika olan atmosfer. Muhtesem Suleymaniye' ye bakan, gelenlerin hala ekseri cevre esnafi ve universitelerinden olustugu bir yer.

Yemekler kuru fasulye, tas kebabi, doner, pilav. Diger yemeklere -eger varsa- daha sira gelmedi. Yemekler son derece lezzetli ama yakinlarda bypass falan gecirdiyseniz bir daha doktoru ziyaret edebilirsiniz, zira tereyagindan kacinilmiyor. Yine de senede 2-3 kez yiyorsaniz kim takar bypass'i ...

Iki kisi tika basa, ayran, tursu, tatli vs esliginde vereceginiz para 50 lirayi gecmez. Ustune donus yolunda hediyelik ivir zivirlari satan hanlari gezip eglenebilirsiniz (bugun bu hanlardan birinda Latin Amerika sapkalarindan baslayip Samurai kiliclarina uzanan genis bir portfoy gordum...)

Kanaat' a ya da yanindakilere mutlaka gidin, hatta bir gun kendinize izin verip hafta icin gidin, Misir Carsisi' ndan baslayip yavas yavas yukari, Suleymaniye'de yemek molasi, sonra Nur-u Osmaniye ve Kapali Carsi. Orda kahve molasi, belki Havuzlu Restaurant' ta tatli. Keyif olur.

Itsumi

Bana sorarsaniz Istanbul'daki en iyi sushi ve cok fazla fuzyona kacmayan Japon restauranti. Yemekler ve servis iyi, onunde vale var, fiyatlar makul. Eh daha ne olsun....

Gecen cuma Is Sanat' ta konser sonrasi gittik, restaurant klasik sekilde agirlikli Japon ve Koreli'ler ile doluydu. Kalabalik olmasina ragmen hemen masa ayarladilar, gerci sushi barlarda ben bar kenarinda oturmayi severim ama bu konuda Muge ile hic anlasamayiz. Herneyse, onden Miso corbasi, arada bir kac tabak sushi ve yemek olarak karides ve etli noddle' lar. Yan masaya giden ince dilimlenmis bonfile gordum (yakiniku teppan), cok guzel gorunuyordu, acikcasi aklim kaldi.

Biralar 7-8 lira (Asahi 12), noodle'lar 20 civari, etler 25-30, miso corba galiba 6 liraydi. iki kisi 3 bira ve yemekler ve yasemin cayla (sirketten) birlikte 95 tl odedik. Otapark Is Sanat oldugu icin bedava idi. Bence aksam yemegi icin yandaki Mirror'dan daha iyi bir secim, Mirror' i is yemeklerine sakliyorum.
Itsumi : (212) 264-6448

25 Mayıs 2009 Pazartesi

Event Garden - Bahcekoy


Event Garden' da lise devremizin bahar piknigini duzenledik. 70 buyuk ve 30 tane de cocuk yani yaklasik 100 kisi civarindaydik.
Simdiye kadar Agva, Sile, Polenezkoy, Cumhuriyet Koyu civarlarinda bir cok "mesire" ya da kendin pisir kendin ye tarzinda yere gittim. Kimisi Leonardo gibi iyi servis ama dar alan, kimisi ise Kazanc Ciftligi gibi bol alani olan servisi kotu ve pis isletmelerdi.
Event Garden'da belki yemekler oyle ahim sahim degil ama dogasi inanilmaz guzel, harika bir ormanin ortasinda 30-40 donumluk cim bir alan hayal edin, bu alan da ustaca degisik gruplarin birbirlerinden rahatsiz olmayacagi sekilde bolunmus olsun. Alan dediysem Beykoz Cayiri gibi degil, bayagi bildiginiz orman alani seklinde.
100 kisi cok guzel vakit gecirdik. Mangal acik menu ve limitsiz mesrubattan olusan set icin buyukler ici 50, kucuklere 25 lira verdik. Menude kofte, tavuktan tutun, piyaz, salata cesitleri, meyve ve tatlilara kadar her sey vardi. Biralar ekstra ama 5 lira idi. Isteyenler icin a la carte secenegi var, isterseniz mangal da getiriyorlar.
Kalabalik bir grup ile piknik organize etmek isterseniz, ya da ne bileyim yasgunu, sirket icin acik hava yemegi, Event Garden bu is icin uygun. Isletmecilerden Aynur Hanim isin basinda, ise sahip cikan birisi.
Tel: (212) 271-1322

13 Mayıs 2009 Çarşamba

Mirror

Aksam gidilir mi, sanmiyorum, sanki biraz fazla "business". Belki oralarda calisiyorsaniz bir icki icin ugrarsiniz, ya da Is Sanat’ta konser oncesi. Dekorasyon modern, biraz plaza havasi serpistirilmis, baska turlusu herhalde yakisik kacmazdi...

Ote yandan, is yemekleri icin ideal bir yer, ofisim Kozyatagi’nda, Mirror Avrupa yakasindaki musterilerim ile bulusmak istedigimde tam ortada kaliyor, TEM' e yakin, vale servisi de var. Dolayisiyla is yemegini cok zaman kaybetmeden aradan cikarabilirsiniz.

Menu standard, ama lezzetli. Herkese hitap edecek ortak paydalari bulmuslar, Japon’u da Turk’u hosuna gidecek bir sey bulabilir.

Mirror 6-7 senedir var, Istanbul’daki restaurant yas ortalamasinin 2’yi 3’u gecmedigini dusunurseniz demek ki kalitesini dusurmeden para kazanabilen bir mekan.
Tel: (212 - 283 63 67)

Leblon

Issiz Adam’ dan sonra uctu gitti, bir kac gun onceden rezervasyon yaptirmak sart. Dekorasyon zevkli, zorlama detaylar veya insani yoran muzikler yok. Gecenlerde gittigimizde icerisinin kalabalik olmasina ve rezervasyonsuz gitmemize ragmen karsilayanlar bize bir masa ayarlamayi becerdiler, cok zaman vurdumduymaz calisanlar yuzunden kacmisligimiz oldugundan acikcasi hosumuza gitti (siz siz olun eger bir gun restaurant veya cafe isletirseniz kesinlikle isin basindan ayrilmayin).

Bazi yerlerde peynir tabagi istediginizde (bakiniz Rosario...) icinde beyaz peynir, eski kasar, keci peyniri vs gibi peynirler cikabiliyor. Sarabin yanina her peynirin gitmeyecegini bilmeyen cakma restorancilar sayesinde her sefer peynir tabaginda ne oldugunu sormak zorunda kaliyorum, ama hakkini vermek lazim Leblon yaratici davranmis, hangi peynirden istiyorsaniz onu siparis edebiliyorsunuz. Biz gouda, gorgonzola ve permesan soyledik. Her peynirin fiyati ayri, sectiklerimiz 10 lira civarinda tuttu, ama cok az miktarda peynir geldi, ikiser tane soylemek lazimmis. Yine de dedigim gibi yaratici davranmis Leblon, hangi peyniri istiyorsaniz onu soylersiniz, olmadi bir tane daha siparis verirsiniz olur biter.

Unutmadan, guzel dusunerek bir koseyi de gourmet bar olarak ayirmislar, soguk etler, degisik peynirlerden secip barda yiyebiliyorsunuz. Ama o kisim fazlaca aydinlik oldugundan oturmak istemedik.

Buraya kadar iyi, ama Leblon’un yemek kalitesi Asmalimescit averajini bile yakalayamiyor, bu da malesef butun guzel yanlari goturuyor.

Muge BBQ soslu tavuk soyledi, ben ise kozlenmis patlican ve permesanli penne istedim. Tavuk bildiginiz tavuk pirzolanin uzerine hazir BBQ sosu dokulmus halde geldi, benim pennemde ise o sos bile yoktu. Birakin koz aromasini, patlicanin tadini bile alamadim, sadece kirmizi biber vardi, permesan ise uzerine konmus toz permesan idi.

Iki kisi bir sise sarap dahil 110 lira verdik. Saraplarin en ucuzu 60 lira, migroslarda 20 liraya satilan yabancilar ise 80 (neden 4 katina satilir anlamiyorum, surumden kazanmak dusuncesi malesef bize henuz ugramadi, her zaman hemen koseyi doneyim tavirlari). Deger mi, bence degmez. Yemekler biraz zorlama, asci kesinlikle yetersiz. Belki bir tiyatro ya da konser oncesi bir kahve, hadi bilemediniz en kabadayisi hamburger yenebilir.

Otopark icin en iyisi Tepebasi Katli Otopark, ama unutmayin hava guzelse saat 7den sonra park yeri bulamama durumu olabilir.

7 Mayıs 2009 Perşembe

Litera

Galatasaray Lisesi’ nin yanindaki yokustan inerken garaji gecinde ayni hizzada, Goethe Institute’un cati kati. Karsinizda St. Antoine esliginde "Tarihi Yarimada", yan tarafinizda Galatasaray Lisesi' nin yatakhaneleri.

Gayet rahat, kilik kiyafet konusunda “mekan baskisi” nin yasanmayacagi, guzel manzarali bir yer Litera. Manzara 360’in kopyasi, zaten kus ucusu aralari 10-15 metre var ya da yoktur.

Fiyatlar makul, biralar 8-9, kadeh saraplar 10 lira civarinda. Sarap + yemek seklinde kisi basi 60 liraya herhalde cikarsiniz. Yemekler normal café yemegi, artisi ya da eksisi yok, standard. Zaten Istanbul’da kendi menusunu hazirlayan yer sayisi cok fazla yoktur, carpaccio-fajita-bonfile seklinde bir ucgen olusmus, kimse bu standardin disina cikmiyor. Tabi bir de herhalde mutfak kadrosu cok hizli degisiyor olmali ki Istanbul cafeleri ister istemez boyle bir yol bulmuslar, mutfaga yeni gelen oryantasyon zorlugu cekmesin, yapsin carpacio’yu, koysun peynirleri tahta bir tabaga, yollasin gitsin...

Litera, hafif bir icki ya da hafif bir yemek icin gidilebilecek bir yer. Sabahlari kahvalti tabaklari var, gazete esliginde cok keyifli olabilir.

5 Mayıs 2009 Salı

Kordon


Bogaza sifir. Ic mekanlari biraz dar, sikabilir, ama yazin manzarasina doyum olmaz, 10 numara. Yemek ve mezeler kaliteli, gittigim her seferde de kalite ayni idi, bozmuyorlar. Guzel bir sarap ya da soguk bir raki esliginde Istanbul’un tadini cikarmak istiyorsaniz gidin. Avrupa Yakasi'ndan geliyorsaniz tekneleri var diye hatirliyorum, bir kontrol etmenizde fayda var.
Fiyat Anadolu Bogaz ortalamasinin uzerinde, ama kesinlikle hakeder.

Pasta Presto .... Valikonagi'nda bir mahalle bistrosu

Pasta Presto'ya Galatasaray'dan arkadaslarimizin tavsiyesi ile gittik, sahibi de zaten bizim okuldan bir agabeyimiz. Cumartesi gecesi olmasina ragmen hemen bir masa ayarladilar.

Sarap listesi kisa ama secmis olduklarinin hepsi kaliteli saraplar, fiyatlari ise Istanbul standardlarinin cok asagisinda tutmuslar. Yabancilar yaklasik 50 lira civarinda ki normal bir yerde 70-80'den asagiya ithal sarap bulamazsiniz, bulursaniz da hemen mantari goz onunden kaldirirlar zira buyuk bir ihtimalle plastik mantardir. Avrupa' nin herhangi bir marketinde 4-5 euro'ya alabileceginiz bir saraba Istanbul' da ederinin 10 kati fiyat odeyince nedense keyfim kaciveriyor. Her neyse, Pasta Presto'daki saraplar kaliteli ve ucuz.

Sarabi sectikten sonra onden peynir tabagi istedik, 4-5 peynir cesidi geldi, miktar -permesani az tutmalarina ragmen- doyurucuydu.

Sonrasinda ben boeuf straganoff, Muge' de yanlis hatirlamiyorsam patlicanli makarna istedi (cok sever), ikisi de guzeldi.

Mekan asiri goz boyamaya kacmadan dekore edilmis, yasayan ve kullanilan bir restaurant oldugunu hemen anliyorsunuz. Nisantasi'ndaki cogu yerin aksine hakikaten "yemek" isi yapan bir yer.

Saat 10' dan itibaren canli muzik basladi, insani yormayan, konusmana mani olmayan hafiften bir soft jazz. "Eller havaya" ya da "Butun dunya buna inansa" tarzinda degil anlayacaginiz.

Biz saat 11 gibi kalktik, sarap,baslangic, peynir tabagi, ana yemek ve kahve ile birlikte yaklasik 110 lira odedik. Tatli (kabak parfe) ve Can Agabey'in guzel sohbeti muessesedendi.
Tel: 212.291-5825

Gunaydin – Istinye Park

Kasapliktan, kebapciliga, oradan da "steak house" acmaya varan bir gelisme gostermisseniz son kismin biraz daha ozen istedigini goz ardi etmemeniz sart.

Sadece "Nasil pissin?" diye sormak malesef iyi bir etci olmak icin yeterli degil.

Gunaydin Istinye Park' ta iki uc kez farkli etler siparis ettim, ya yanlis pismis, ya lezzetsiz, ya da yanlis hazirlanmis geldiler. Genellikle etin turune gore az pismis ile orta arasi secim yaparim, hic bir zaman iyi pismis et soylemem ama Gunaydin'da keske iyi pismis soyleseydim dedigim zamanlar oldu, en azindan ne gelecegi belli olurdu. Gunaydin belki dry aging' i bir sekilde ogrenmis ama orada kalmis malesef.

Biftegin iyisini uzucu ama sadece yurt disinda yiyebiliyorum; buralarda et tatmamis, secip satin almamis, etin yapisini gormemis olanlari belki Gunaydin bir kac kez daha geri getirebilir ama etten az cok anlayan birisinin ikinci defa gelecegini sanmiyorum. Belki Istinye Park'ta alisveris sonrasi caniniz cok et isterse gidebilirsiniz ama et yemek icin ozellikle gidilmez.

Etler ortalama 35 lira'dan basliyor, ama bana sorarsaniz degmez, hem lezzet acisindan hem de karpuz, taze sogan ve bilumum zerzevata bakarak suni pazar havasi verilmis bir ortamda para harcamak istiyorsaniz siz bilirsiniz; ama agiz tadiyla et yemek istiyorsaniz biraz daha paraya kiyip yine de Sunset’ten sasmayin derim.

Rosario ..... never, jamais....

Ilk acildigi zamanki performansinin cok uzaginda. Eskiden guzel bir muzik esliginde gercege yakin bir Italyan mutfagina sahipken, simdi hem kotu servis, hem kotu yemek, hem de kazik sekline burunmus.

Entrée’ ler ana yemekten daha pahali ve standardin altinda, dusunun , peynir tabagindaki peynirlerden biri de “dilimli tost kasari”idi. Daha fazla yazmaya gerek var mi?

4 kisi iki sise sarap ile birlikte 300 lira hesap odedik, kisi basi 50 lira bile etmez aslinda. Siz siz olun cumartesi aksam programini son ana bizim gibi birakip acikta kalmayin, guzel bir yerden rezervasyon yaptirin. Illa Italyan diyorsaniz da Padrino, Vapiano gibi banko yerlere gidin. Paraniz cebinizde kalsin, siniriniz bozulmasin.

Rosario'dan uzak durun, sevdiklerinizi uyarin...

Vapiano

Fast food ama degil… Nasil oluyor demeyin, giriste kart aliyorsunuz, sonra yemeklerin pistigi tezgahta yemeginizi seciyor, ucretini kartiniza isletiyorsunuz. Yemekler onunuzde pisiriliyor, istediginiz anda mudahale edip "aman sarmisak ile permesani bol koy" deme sansiniz var... Mekan guzel dizayn edilmis, kalabalik ama yormuyor. Yemekler ve salatalar verdiginiz parayi hakediyor. Sinema oncesi ya da cadde yuruyusu sonrasi icin guzel bir mekan. Benim favorim makarnalari, dedigim gibi istediginizi koydurup koydurmayabilirsiniz, yani is yaraticiliginiza kalmis.

Iki hafta once cumartesi aksami 4 kisi gittik, kalabalikti ama yine de rahatlikla oturacak yer bulduk. Beyaz ortu, gumus catal bicak beklentileriniz yoksa, ve soyle rahatca bir yemek yiyip kacayim havasindaysaniz Vapiano size uygun.

Muge’yle birlikte 2 pizza (ben uzerine extra permesan ve roka koydurdum, pizzalar da listenin en pahalilariydi) ve bir sise Doluca Antik ile birlikte 75 lira hesap odedik, sarap 32 lira, Istanbul’da bu fiyata baska yerde icmeniz zor. Salatalar 15, pizzalar 15-20 lira civari. Sise almaz istemezseniz sarabin kadehi 8 lira. Abartmadan birer bira ya da sarap ve normal bir pizza daha bile ucuza cikabilirsiniz.

Saskinbakkal’da Kayseri yemekleri yapan uyduruk bir yerde iki cig borek ve zeytinyagli sarmaya 50 lira verdikten sonra Vapiano’ya helali hos olsun diyorum.

4 Mayıs 2009 Pazartesi

Inciralti Meyhanesi

Galatasaray' dan mezun bir arkadasimizin actigi bir mekan. Istanbul' un Ermeni, Rum ve Osmanli'dan miras mezeleri tattirmaya, gelenlere klasik meyhane havasini yasatmaya calisiyorlar. Mekan rahat, illa meyhane havasi vermek icin zorlamalara kacilmamis. Duvarlarda guzel Istanbul fotograflari. Mekan sahibi Ertugrul her zaman isinin basinda, kontrolu elden birakmiyor.

Bahce icin ise kesinlikle ayri bir paragraf acmali. Belki 50 senelik harika bir incir agacinin hakimiyetindeki bahcede kahvalti ya da yemek ayri bir zevk. Anneler gununde kalabalik bir grup ile birlikte gittik, cesitler bol ve kaliteli idi, servis aksamadi. Bahce sakin, karmasadan uzak, insana sanki yazliktaymis hissini veriyor. Gecenlerde Emirgan'da ettigimiz kahvaltidan sonra cennet gibi geldi. Emirgan demisken, siz siz olun pazar sabahi kahvaltiya gitmeyin, dayak yemis gibi olursunuz. Sonra bir ara Emirgan icin de yazacagim.

Mezeler topik, dalak dolmasi gibi hazirlamasi mesakkatli ve her yerde bulamayacaginiz turden, ve hepsi lezzetli. Standart mezeler de yine ayni sekilde averajin uzerinde.

Begenmedigim bir sey olmadi, hesap adam basi baliksiz 60, balik ile birlikte belki 100 lira civarinda gelir. Arabayi sokak basindaki otoparka birakabilirsiniz.

Lacivert

Brunch’ a gittik, yemege gitmedik. Bogaz’a sifir, elinizi uzatsaniz Bogaz' a degebilirsiniz, o kadar yani. Haliyle manzara Istanbul' da yasamanin zorlugunu unutturacak kadar guzel. Brunch’i da acik bufeleri de oldum olasi cok sevmem ama soyle uzun uzun keyifli bir kahvalti yapalim, hatta ogleye sarkalim diyorsaniz gidilir. Mekani anlatmaya gerek yok, tarifi en kolay yer (2. koprunun Anadolu yakasi ayaginin dibi…) Brunchta verilenler kaliteli ve bol, ucuza kacilmiyor, brunch kisi basi 50-60 civarinda olmali,ama emin degilim kontrol edin.
Tel: 0216 413 37 53

Simdi ... Aslinda never, jamais ....

Gunduz gidecekseniz ok; kahve icilir, dergi karistirilir, biraz sohbet edilir, ama siz siz olun Simdi' ye aksam yemegi icin gitmeyin, gunduz café olarak guzel ama aksam yemegi icin zayif.

Ancuezli pizza yedim, hic abartmiyorum dunyanin en cok tuz kullanan adamlarindan biri olan benim icin bile yenilemeyecek gibiydi. Hayatimda daha tuzlu bir sey yemedim (ust uste iki bardak tursu suyu icerim bana misin demem, pizzanin tuzunu artik siz hesaplayin). Muge salata istedi, gelen alelade bir salataydi.

Iki kisi az icki dahil 100 lira’dan asagiya cikamazsiniz, bence paranizi baska yerde harcayin.

Café Cadde

Caddeye ciktiginizda gunduz hafif bir seyler yemek isterseniz ya da kahve molasi icin durduysaniz guzel bir yer.
Aksam yemegi icin fazla sıkış tepiş ve sigara dumani. Menu klasik café menusu, dikkat cekici bir yemek, sunum ya da lezzet yok. Aksam yemeginde israrciysaniz ust kattaki Et & More daha iyi ama biraz daha tuzlu bir alternatif olur.

Et and More

Etler Kore mutfagindan uyarlama bir sistemle sunuluyor. "Uyarlama" dedim ama kotu algilanmasin, fark yaratilmaya calisilmis, gayet de guzel olmus.

Sarap menuleri genis, fiyatlari ortanin biraz uzeri. Ortam havadar, nezih. Etler masaya getirilen onceden isitilmis bir granit tas blogunun uzerinde pisiyor, yanina mantar tarzi garniturleri de ekliyorsunuz. Koku olmuyor zira masalarin uzerinde guclu davlunbazlar var. Isin en guzel yani etleri istediginiz gibi pisirebilmeniz. Orta isteyene orta, well done isteyene well done. Sadece granitler soguyunca yenisini istemeyi unutmayin.

Fiyatlar dedigim gibi averaj uzeri, kisi basi 100 lira verirsiniz. Biz her gittigimizde memnun kalktik.

Bunca birbirinin ayni menuye sahip yer icerisinde bence farkli tarzlar denemeye deger. Degisik bir sey yapmaya calisan ve bunu da bir olcude basaran yerlerin desteklenmesi gerektigine inaniyorum.
http://www.etandmore.com/

Sahan

Ayni bolgedeki Develi, Il Padrino gibi burasi da devasa boyutlarda, hangar ile restaurant karisimi bir yer. Servis Develi’ den kotu, yemekleri de Il Padrino Kebap’ tan.

En son gittigimizde kalabaliktik set menu aldik, artik menunun setliginden midir, yoksa Cumartesi kalablikligindan midir bilmiyorum yemekler her zamankinden daha bastansavma geldi. Mezeler klasik gavurdagi, patlican salatasi gibi standardlardi, lezzet ise standardin altinda kalir. Ismarladigim tavuk sis gogusten yapilma suyunu kaybetmis bir sis idi. Sadece tavsiye edebilecegim kirecte kabak tatlisini tatmaniz. Benim favori tatlilarimdandir ve malesef pek fazla yerde yapilmiyor, bir tek kabak tatlisini onerebilirim.

Cocuklu aileler her oyun odasindan ve fiyatlarin nispeten uygun olmasindan dolayi Sahan' a geliyorlar ama Il Padrino Kebap ile fiyatlari asagi yukari ayni, oyun odasi olayi Padrino’da da var.

Diger Sahan' lar gibi Atasehir Sahan' in da dikkat cekici bir yani yok, Paladyum trafigine girmeyinize degmez. Eger bir sekilde gitmisseniz de arabayi Sahan' in kendi otoparkina birakabilirsiniz, valeye vermeye gerek yok, zaten ayni yere koyuyorlar, bir de bosubosuna valenin arabayi getirmesini bekliyorsunuz.

Atasehir civarindaki kebapcilar arasinda oyumu Sahan’dan yana kullanmam.

Go Mongo

Ne yalan soyleyeyim ne yemegi yaptiklarini anlamis degilim.

Mogol oldugunu iddia ettikleri yemekler de var, Malezya ya da Thai sataylari da, tatli eksi soslar, lemon grass, curry hepsi var. Eklektism dedikleri Go Mongo olsa gerek….

A la carte menu haricinde malzemeleri kendinizin secip kendi yemeginizi yaratabildiginiz sinirsiz “bufe” secenegi var. Kisacasi kendi fusion'unuzu kendiniz yapin. Herhalde isin eglenceli kismi bu.

Bira, yemek vs ile birlikte kisi basi 60-70 liraya cikarsiniz. Ben Meydan alisveris merkezindekine gittim, dolayisiyla otopark bol ve ucretsiz.

Korfez

Bogazin tartismasiz en kazik, ama en iyilerinden.

Servis eskiye oranla sanki biraz bozulmus gibi ama toparlayacaktir. Bogaza sifir bir mekanda, averajin uzerinde bir servis ile guzel bir yemek yemek istiyorsaniz, ve de tabi paraya kiyacaksaniz gidilecek bir yer Korfez.

Tuzda baligi seneler once ilk Korfez'de gormustum, sonra hem balik hem etlerini denedim. Baliklar zaten harika, ama etler de bir o kadar iyi. Sunset'in bonfilesi ile yarisir diyebilirim.

Kisi basi tahminen 150 civari hesap gelir. Bahcelerinde otopark var, Avrupa yakasindan gececeklere de tekne servisleri var.

Anadolu Yakasi'ndaki hem en şık yerlerden birisi, ayaginiz bogaza degecek kadar yakin, harika bir manzara esliginde nefis bir sarap ve iyi pismis bir balik ya da et esliginde guzel bir gece gecirmek isterseniz Korfez'e gidilir ve verdiginiz paraya da kesinlikle deger. Gunes batmadan giderseniz manzaranin tadini daha da cok cikarabilirsiniz.

Develi (Atasehir)

Kalamis Develi’den eser yok. Koskoca bir bina (sanirim 3-4 kat) ve devasa bir salona masalar serpistirilmis vaziyette. Dekorasyon “nouveau classique” Turk dekoru, biraz Konyali' dan calinti. Yemekler Develi.

Is yemegi icin tamam ama kendiniz icin gidiyorsaniz o bolgede kebap yemek icin farki alternatifler var. Kisin iceride oturulur ama yazin Atasehir’ e giden ana yol ve arkasindaki TEM manzaralarini sineye cekmeniz gerekecek.

Yemeklerden aklimda kalan bir yemek yok, ara sicaklar ve kebaplar standard, dedigim gibi dikkat cekici bir yani yok. Otoyola bakip yemek yiyeceksem baska ve daha ucuz yerler cok.

Develi de malesef ac gozluluge yakalanan isletmelerden; buyume, daha cok para kazanma tamam iyi guzel ama bir yerde de isin suyunu cikarmamak gerekiyor. Yarin obur gun Beyti tutup Anadolu Yakasi'nda bir yer acsa onun icin de ayni seyleri dusunurdum.

Refik

Muge hakli olarak sevmiyor, cunku Muge raki icmiyor… Mezeleri averaj buldu, bence guzeldi, bir kere ciger yag cekmemis geldi, bu cigerseverler icin onemlidir… Haydarinin sarmisak oranini tutturmuslar ve pilaki de guzel. Buz icin beklemiyorsun, her masada guzel guzel muhabbet ediliyor, cunku insanlar guzel, rakinin, mezenin, iki kelam etmenin, samimiyetin farkinda olan insanlar.

Daha ne olsun…

Mekanin sahibi Refik Bey isinin basinda, masalarla samimiyeti mesafeli tutup hafif sohbete girip iyi aksamlar diliyor.

Raki&bol meze kisi basi 50-60 liraya cikilir. Otopark icin en iyi alternatifler Tepebasi, doluysa Kuledibi Kat Otoparklari.

Tel: 243-2834

Flamm

Asmali Mescit'in tam ortasi ama curcunadan uzakta, sessiz, sakin ama isini iyi yapan bir restaurant. Belki guzel muzikler, bir club/restaurant ortami bulamazsiniz ama yediklerinizden buyuk bir ihtimalle memnun kalirsiniz.

Asmalimescit bolgesindeki tartismasiz en lezzetli yemekler, bir club ya da café degil, yemek yenmeye gidilecek bir yer. Belki cevredeki diger yerlerden biraz daha pahali ama yedikleriniz ve servisi ile diger alternatiflerden rahatlikla siyriliyor.

Iceride de, Sofyali Sokak' a atilan masalarda da yemek yedik, her ikisinde de memnun ayrildim.

Verdiginiz paraya kesinlikle deger.

Tel: (212) 245-7604
http://www.flamm-ist.com/

J Burger

Sevgi ve nefret, J Burger’den bahsederken arasi yok…

Ben henuz karar veremedim...

Akillari zorlayacak bir seffaf mayonez, ve standart disi burgerler. Hamburger-sever iseniz ve olaya cok da muhafazakar yaklasmiyorsaniz J-Burger’in burgerlerini begenebilirsiniz, seciminize gore 6-12 lira civarinda. Bira da var. Etraf guzel, isletme isini severek yapan, sahiplenen duzgun kisiler.

Gidilir mi gidilir.

Beylerbeyi Iskele Restaurant

Beylerbeyi Meydani’ nda, adindan anlasilacagi gibi iskelenin karsisinda. Cadde uzerindeki Is Bankasi’ nin yanindaki cikmaz sokaga girip sokagin ucundaki otoparka arabanizi birakabilirsiniz.

Balik ve mezelerin kalitesi ile cesitlilik bogaz standartlarinda. Roka salatasini tam istedigim gibi “ince kiyim” yapip getirmelerini taktir ettim, zira genellikle roka salatasi gelirken mutfakta kucuk capli bir improvisation’ a ugruyor, misir, beyaz peynir vs gibi seylerle susleniyor, bize gelen salata klasik Ege usulu yapilmis citir citir biz salata idi. Bir de unutmadan, favayi da guzel yapmislar.

Servis gerektigi gibi, bardaginiz bos kalmiyor. Manzarasi ozellikle gece cok guzel. Zaten meydan Ortakoy’ un bozulmamis ve kucuk olceklisi.

Hesap icki, fazlaca meze, tatli vs ile birlikte kisi basi 50-60 civarinda geliyor. Cokca gidildiginde daha da iner herhalde. Bogaz icin makul fiyat.
Tel:216.422-2229
www.beylerbeyiiskelerestaurant.com.tr

360 Istanbul

Taksim – Tunel hattindaki en şık yerlerden biri, gerek manzarasi, gerekse mutfagi ile diger mekanlardan siyriliyor.

En guzeli aksam erken saatte gidip tarihi yarimada manzarasinin tadini cikarmak. Yemekler dedigim gibi zorlamaya kacmadan isinin ehli bir sef tarafindan hazirlanmis, muzik guzel, yemek sonrasi canli performans da oluyor.

En son gidisimizde (25/04/2009) kalabalik bir grup ile birlikte gittik, 3-4 sise kaliteli bir italyan sarabi ile birlikte starter + ana yemekler icin kisi basi 80 lira verdik.
Yemeklerden ozellikle bonfile (gorgonzola soslu olani) ile enginar begendili kuzu kafesini tavsiye ederim. Entre’lerden ise kalamar izgara ile ahtapot kucuk porsiyonlarda gelmesine ragmen lezzetliydi. Ama gecenin yildizi kesinlikle sarap, eger getirmeye devam ederlerse kesinlikle deneyin, sisesi Turk saraplardan cok da pahali degil, 75 lira. Eger meyvemsi, dolgun govdeli saraplari seviyorsaniz ismini unuttugum ama Moltepulciano bolgesinden olan sarabi ismarlayin, pisman olmazsiniz.

Tek elestirim (buyuk olcude bizim gec yemege oturmamizdan kaynaklandi) iki vardiya calisan restaurant’larda yasanan klasik “saat doldu, hafiften kalkin” havalari, o yuzden on bucukta biten ilk rezervasyon icin yemege saat yedi bucuk gibi oturup hem manzarayi hem de yemeklerin tadini cikarmakta fayda var.
Tek dedim ama ikinci elestirim de iki kisi gittiginizde oturdugunuz masalar, hem kucuk hem de sandalyeler bu mekana hafif kaliyor, senelerdir boyle, umarim bir ara degistirirler. Bir de -biliyorum bu ucuncu oldu- masa sayisini biraz azaltsalar daha iyi olur.

360’ a erken gidin, barinda once bir altlik yapin, muzik dinleyin, St. Antoine soslu eski Istanbul manzarasini yutun. Sonra yemek, sohbet. Ortamin cogu Istanbul’da yasayan expat’ler ve mekanin ismini bir sekilde duyan turistlerden (ama turistin duzgunu) olusuyor. Garip yakali gomlekler giymis delikanlilar, ortalikta bakisan escort guzeller, agir abiler yok. Sirf bu yuzden bile benden puan aliyor.
360 Beyoglu – Asmali Mescit Bolgesi’ nin en pahali restaurant/club’ larindan birisi olmasina ragmen verilen para ve harcanan zamana degiyor.